bugün

entry'ler (29)

sözlük yazarlarının itirafları

kütüphaneyi düzenlerken eskiden yaptığım gibi ansiklopedilerden rastgele bir cilt aldım ve karıştırmaya başladım. yılan resimlerinin üstünü kağıtla kapatılmış buldum. çocukluk korkularımdan biriyle yüzleştim. lanet olsun hala korkuyorum.

ilkokulda sıra örtüsünü eve götürüp yıkatan nesil

cuma günleri koltuk altlarına sıkıştırmış şekilde dağılmışlardır okul bahçesinden. yardımsever arkadaşları fazla poşetini paylaşmıştır kimi zaman. anneleri tarafından örtünün ucuna isminin baş harflerini nakış ettiren nesildir.

üşengeç insan

uyumak için yattığında yerinden kalkmamak için lambanın düğmesini yastık vurarak kapatan insandır. ışığın açık olduğunu da yattıktan sonra fark eder sürekli.

revolutionary road

izlerken hangi karakter açısından baktıysam hepsinde haklı taraflar bulduğum, evli bir çiftin hayattan farklı beklentilerini anlatan filmdir. belki de evlilik kişilerin hayallerini kısıtlıyor ve direndikçe iki tarafı da yıpratıyor belki de çiftlerin ortak bir anlayışı benzer beklentileri olmalı hayatın monotonluğuna karşı. size bir pencere açarak düşündüren oyunculuklarıyla beraber güzel bir filmdir.

rolling in the deep

adele'i bu kadar geniş kitlelere tanıtan dönüm noktası olan, 'sözlerini anlamadığım şarkıyı dinlemem' diyenlerin kulağında da çalan şarkıdır. adele için sevindiğim fakat kendi adıma üzüldüğüm, kimselerle paylaşamadığım güzel şarkılardan birisidir.

oyunculara özenip imaj yapmak

böylesine özenen insanlar yüzünden güzel,yakışıklı oyuncu iyi oyuncudan maalesef hep daha şanslıdır ve işleri kapar.

hırs

kişiliği tam oturmamış kişileri içten içe çürüten sonu gelmeyen elde etme isteğidir. kimilerine göre başarılı olmak için gereken duygudur ama anlamadığım azim varken neden hırs?

paulo coelho

çoğu kitabını okumuş biri olarak aynı konuları farklı kişilerin ağzından okumaktan sıkıldığım, kitaptaki küçük hikayelerini sevdiğim, popülerliğin sırrını çözmüş görünen yazardır. okuyucularıyla sıkı bir diyalog içindedir ve sosyal medyayı bu yönde kullanmasını bilir.

istanbul a baharın gelmesi

herkeste fazla bir enerji yaratan, yersiz durumdur. sevmedim ben bunu geri gitsin.

dünyanın en kötü kokuları

durian adlı meyvedir. kokuşmuş balıktan daha kötü kokar ve Borneo'daki otellere bu meyveyle girmek yasaktır.

nerelisin sorusuna istanbulluyum diye cevap vermek

kusurlu hareketlerden birisidir. uzatmayıp seksen ilimizden sallayın bir tane böylece karşınızdaki amcanın da sizin de kafanız rahat olur.

insanı rahatsız eden basit şeyler

kalabalık sohbet ortamından birden kopmak ve daha sonra her sesin uğultudan ileri gidememesi.

saçlarını kestirdikten sonra pişman olmayan kız

her zaman değişiklikten yanadır. kendi küçük pişmanlıklarıyla arkadaşlarının da kafasını şişirmez.

kitap okurken uyuyakalmak

düşününce çok huzurlu gelir fakat eyleme dönüştürmek istediğimde kitap kırışır buruşur korkusuyla uykum kaçar.

o alquimista

paulo coelho ile tanışmamı sağlayan, bir kaç sene aralıklarla kendini tekrar tekrar okutturan eserdir. her zaman en sevdiğim romanlardan biri olacaktır.

bıldırcın yumurtası

zamanında beslediğimiz bıldırcınlar yumurtladığı an içtiğim şimdi düşününce bile midemi bulandıran faydalı protein kaynağı.

ilk gülüşte aşk

diş macunu reklamlarının da önemli bir stratejisidir.

babanın garip huyları

eve her tür peynir alması (12 çeşidi bulmuştur) ve bunları hiç bir zaman yememesi devamında eve sürekli hakim bir ekşi peynir kokusunun sebebi huylardır.

sınavdan bir önceki gece

stres ve kaygı çok ilginç bir değişim gösterir bu gece. telaş tavan yapmışken baktın konular halledilebilecek gibi değil her şey boş verilip uykuya geçilir.

incesaz

kafanın içinde binlerce soru varken mutlu muyum yoksa mutsuz muyum ayırımını yapamadığın zaman dinlediğinde başka yerlere gidersin ve her şeyi unutursun büyük bir huzurla.